ATOMUN PROTON SAYILARININ DENEYSEL OLARAK BELİRLENMESİ
X ışınları, görünür ışıktan daha yüksek enerjiye sahip elektromagnetik ışınlardır.
Rutherford'un öğrencisi olan Moseley(Birinci Dünya Savaşı sırasında İngiliz askeri birlikleri ile Gelibolu'ya gelerek çarpışmış ve Anafartalar Savaşı'nda hayatını kaybetmiştir), X ışınlarını kullanarak, değişik elementlerin farklı X-ışınları spektrumunu elde etmiştir. Her elementin sadece birkaç karakteristik spektral(Fraunhofer) çizgi içeren X-ışınları spektrumu olduğunu görmüştür.
Fraunhofer çizgilerini inceleyen Henry Moseley, Ca ve Ti elementleri arasındaki düzensizliğin farkına vardı. Atom numaralarına göre sıraladığında bu iki elementin arasında başka bir elementin bulunması gerektiğini belirtti. Buradan hareketle Sc elementi keşfedilerek bu boşluğu doldurduğu görüldü. Ayrıca spektrumda ikiden fazla çizginin görüldüğü yerlerde örnek maddenin safsızlık içerdiği belirlendi. Bakır çinko alaşımı olan pirinç (Brass), bakır ile çinkonun spektrum çizgileri toplamına eşit spektrum çizgileri göstermektedir.
Moseley, her elementin farklı karakteristik X-ışınları spektrumu verdiğini ve X-ışınları frekanslarının atomun çekirdeğindeki yükün karakteristiği olduğunu belirledi. Moseley, elementin atom numarası ile çizgi frekansının kare kökü arasında doğrusal bir ilişki olduğunu belirledi.
Moseley yaptığı deneylerde;
X-ışınları tayflarına dayanarak, atom numaralarını doğru olarak hesaplamayı başarmıştır.
Periyodik sistemde Ce’dan Lu’a kadar olan seride 14 element bulunması ve bu elementlerin La’dan sonra gelmesi gerektiğini belirtti.
Periyodik cetvel, elementlerin fiziksel ve kimyasal özelliklerin, atom numarasının işlevi olduğu tanımlamıştır.
Atom numarasının, atom çekirdeğinde bulunan artı birimlerin sayısı olduğunu önermiştir.
Bir elementten diğerine gidildikçe artan temel bir nicelik bulunduğunu ifade ederek bu niceliğin ancak merkezdeki artı yüklü çekirdeğin yükü olabileceğini belirtti.
Aşağıda verilen cümlelerdeki boşlukları uygun şekilde doldurunuz.
Yüne sürtülen ebonit çubuk …………………….. yükle yüklenir.
Kanal ışınları …………………….. yüklü iyonlardır.
Katot ışınları elektrik alanda ………………… yüklü plakaya doğru sapar.
AgNO3 çözeltisinin elektrolizinde, katotta 1,118 mg metalik gümüş birikmesine neden olan elektrik yükü miktarı ………………………………… olarak tanımlanır.
Negatif yüklü atom altı taneciğine elektron denmesini ilk olarak ……………………… önermiştir.
Katot ışınlarındaki e/m değeri, H+ iyonunun e/m değerinden çok daha …………………………..
Katot ışınlarının elektrik alanda doğrusal yolundan sapma açıları ………………………………….. ve …………………………………. Niceliklerine bağlıdır.
………………………………. yaptığı elektroliz deneyleri ile elektrotlarda toplanan madde miktarı ile devreden geçen yük miktarının ……………………………………… olduğunu keşfetmiştir.
………………………………yağ damlacıkları deneyi sonucunda …………………………………….. hesaplamıştır.
Katot ışınları manyetik alanda ………………………… sapar.
Elektrik yüklerini pozitif ve negatif olarak sınıflandıran bilim adamı ………………………………….dir.
Elektron için e/m değerini hesaplayan bilim adamı ………………………………..dır.
Ufuk Kara – Kimya Ögretmeni
|